PROTEİN

Hayatı dengede yaşamak, bilinç üzerine çalışarak mümkün olur. Bu sayede hayata dair başarmak istediğiniz her şeyi gerçekleştirmenizin önünde bir engel kalmaz. Peki, dengeli beslenme için neler diyebiliriz? Sağlıklı ve dengeli beslenme ile hayatımızı dengede tutmak arasında bir bağlantı var mıdır? Protein ihtiyacımız nedir? İnsan hayatında proteinin önemi var mıdır? Bu yazımızda protein, şeker ve dengeli yaşam üzerine konuşacağız…

Yeterli Protein Alınması Şart

Bedenimiz, bir makine edasıyla çalışır. Kimi zaman aktiviteye, bazen dinlenmeye, bazen de yakıta ihtiyaç duyar. Vücudumuzun yakıtı, besinlerdir. Protein, besinlerden elde ettiğimiz, sağlığımız ve hayatın devamlığı için gerekli temel yapı taşlarından biridir.

Dengeli bir şekilde protein alınması, tüm hayati fonksiyonlarımız için büyük bir öneme sahiptir. Aşırı olmamakla birlikte, dengeli protein tüketimi, kaslarımızın uzun süre muhafaza edilmesini sağlar. Ayrıca kas-yağ oranımızı da dengede tutar.

Yeterli protein alınmaması, birtakım sıkıntılara neden olabilir. Örneğin, eğer yeterli protein almıyorsanız, aşırı yeme alışkanlığınız oluşabilecektir. Obezite, aşırı kilo alma ve diğer fiziksel hastalıkların tetikçisi olan bu hususa aşırı dikkat etmek gerekir.

Aşırı protein almak zararlı olduğu gibi vücudun ihtiyacı olan miktarın altında protein tüketimi yapmak da tehlikelidir. Yani az protein almak da sizi hasta eder. Ancak örneğin Atkinsdiyeti gibi, aşırı proteine dayalı bir diyet de sizi sağlıklı ve genç tutmayacaktır. Bu nedenlerle bedenimizin proteine, yağa, şekere ve karbonhidrata dengeli şekilde ihtiyacı olduğunu asla unutmamalıyız.

Nasıl Beslenelim? Nasıl Sağlıklı Yaş Alalım?

Yukarıda ifade ettiğimiz gibi dengesiz protein tüketimi, fiziksel açıdan bizlere ciddi zararlar verir. Beslenme seçimlerimizde, elbette doymamış yağlar, meyveden alınan şeker ve doğal karbonhidratlar tüketmeye dikkat etmeliyiz.

Özellikle orta yaşa geldiğimizde, aşırı protein içeren diyetler hastalanmamıza sebep olabilir. Bu nedenle, özellikle 65 yaşından sonra, hayvansal proteini azaltmak, sebze ve meyve tüketimini arttırmak akıllıca olacaktır.

Nasıl Bir Diyet Öneriyorum?

Aşırı protein içeren diyetler vücut dengenizi bozar. Buna karşın orta seviyede bir protein tüketimi içeren, yarı vejetaryen bir diyet ile daha uzun süre sağlıklı kalacağınız kesindir. Böylece beden, ihtiyacı olan amino asitleri, vitamin, mineral ve karbonhidratları daha kolay bir şekilde alabilir.

ÇİKOLATA seven kişilere de bazı iyi haberlerim var: Özellikle bitter çikolatanın içinde bulunan !cacao flavanols’un vizyon kabiliyetini arttırdığı, gözlere ve beyne giden kan akışını hızlandırdığı için bilişsel fonksiyonlarımızı güçlendirdiği ispatlandı. Tabi burada şeker tüketimine dikkat etmek gerekiyor; çünkü çikolata içindeki şeker beynimize bunun tam tersini yapıyor olabilir.

Şeker Tüketimine Dikkat!

Yeri gelmişken biraz da şekerden bahsedelim. UCLA’in yaptığı bir araştırmaya göre, içerisinde aşırı şeker bulunduran gıdalar, beyin fonksiyonlarını yavaşlatıyor. Bunun sonucunda, öğrenmenin güçleştiği de ortaya çıktı. Ayrıca şeker tüketimi, şeker hastalığı, obezite ve yağlı bir karaciğere de neden oluyor.

Şeker hastalıklarından kaynaklanan bu problemler, Omega 3 içeren gıdalarla bertaraf edilebilir. Omega 3 yağları içeren, somon balığı, ceviz, keten tohumu gibi gıdaların ise bu etkiyi azaltma gücü bulunmaktadır.

Bu nedenle de omega yağları açısından zengin olan balıklar için “Beyin gıdası” da diyebiliriz. Kısacası Omega 3 içerenbesinlerin düzenli tüketilmesi faydalıdır.

Genel olarak sağlıklı bir yaşam sürmek için sağlıklı ve dengeli bir beslenme alışkanlığı gerekir. Bunun yanı sıra, destekleyicivitaminler kullanmak da mantıklıdır. Bunu yaparken doymuş yağlar ve şeker içeren gıdaları azaltmak veya olabildiğinceminimum tüketmek de sağlık açısından çok önemlidir.

Yüksek Kalorili Gıdalar, İştahı Açar

Yüksek kalorisi olan gıdalar, insan beynindeki ödül sistemini çalıştırır. Aşırı endorfin ve sopamin salgılanmasına neden olur. Bu nedenle bu tür gıdalardan yedikçe, daha çok yemek istersiniz.

Aşırı ve duygusal yemek yeme alışkanlıkları ile bunun sonucunda oluşan fazla kiloların nedeni de bunlardır.  İşte bu esnada kendini yönetme gücü ortadan kalkar ve kişi kilo almaya başlar.

Kilo Sorunun Nedenleri

Kilo probleminin görünen nedenleri hareketsiz yaşam ve yeme alışkanlıklarıdır. Bununla birlikte kilo problemlerinin temel nedeni, kişinin kendini gerçekleştirmiyor olmasıdır. Kendi değerleri ile hizada olmayan, hayat amacını gerçekleştirmeyen, zihinleri koşullanmış kişiler aşırı yemek yeme ihtiyacı duyarlar.

Bu kişiler özellikle de şeker ve yağlı besinlere doğru çekilirler. Aşırı şeker tüketimi, kişinin kendi varlığından kopuk olduğunun göstergesidir. Elbette, fazla kilolar da öyle.

Sağlığımız İçin Neler Yapalım?

Sağlığımız için öncelikle sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlıkları kazanmaya gayret etmeliyiz. Genel olarak, en sağlıklı beslenme şekli, sebze ve meyveleri mevsiminde tüketmektir. Bu ürünleri organik ve lokal marketlerden alıp, doğal beslenmeye çalışıp, doymuş yağlardan ve şekerden uzak bir beslenme şekline kavuşursak, sağlığımız için en önemli adımı atmış oluruz.

İçinde yaşadığımız çevresel ortam da sağlığımız için çok önemlidir. Doğa içinde, bol yeşillik, doğal göller, denizler ve nehirler etrafında olan kişilerin; şehir içinde, doğadan uzak ve yüksek apartmanlarda yaşayan kişilere göre çok daha sağlıklı olduğu görülmüştür. Dolayısıyla, bahçede, doğa içinde, ormanda, göl kenarında vakit geçirmek, doğa ile iç içe olmak, insan sağlığı için çok önemlidir.

Bugün sizlere dengeli beslenme, protein ve şeker tüketimininsağlığımız açısından değerlendirilmesi ve sağlıklı yaşam için yapmamız gerekenler aktarıldı.

Sağlıcakla kalın…