Zenginlik / Fakirlik

strateji Jan 16, 2022

ABD’nin ilk milyarderi, ünlü iş adamı ve hayırsever John D. Rockefeller 1905’te kendisiyle yapılan bir röportajda şöyle der: “Parayı bana Tanrı verdi. Para kazanma gücünün, Tanrı'nın bir armağanı olduğuna ve elimizden gelenin en iyisini yaparak bu gücü insanlığın iyiliği için kullanmamız gerektiğine inanıyorum. Sahip olduğum bu yetenekle donanmış olarak, daha da fazla para kazanmak ve kazandığım parayı insanlığın iyiliği için vicdanımın sesine kulak vererek kullanmak benim görevim”.

Para bilinci, ancak böylesine güzel anlatılabilirdi…

Servet, bir insanın kapasitesinin en üst seviyesini deneyimlemesi dışında elde edilemez. Bu nedenle zenginlik, Tanrısallığımızın bir açılımdır.

Hepimiz Zengin Doğarız

Aslına bakılırsa hepimiz zengin doğarız. Hepimizin, içinde bulunduğumuz şartlar ne olursa olsun, dilediğimiz kazanç ve birikim seviyesine gelebilecek kapasitesi, gücü ve zekâsı vardır.

Sahip olabileceğimiz zenginlik, şu an bilgi ve zekâ olarak sistemimizde mevcut. Yalnızca kullanılmayı bekliyor. Hizmet yoluna girdiğimizde, daha fazla sayıda insana hizmet etmeyi ve kolaylık sağlamayı seçtiğimizde, sistemimizde olanlar birikim ve servete dönüşecek.

Kapasitesini Kullananlar Zengin Olur

Her birimiz bu dünyaya ve insanlığa sınırsız fayda sağlayabiliriz. Sonsuz fikirler ve projelerin mevcudiyeti içindeyiz. Kapasitemiz, zannettiğimizin çok ama çok üzerinde. İşte tüm kapasitesini kullanabilenler, zenginlerdir.

Fakirlik, hiçbir şeyinin olmaması değil, kendini hiçbir şeyin yokmuş gibi algılamaktır. Bu bir algı çarpıklığıdır. Yaradan’ın evlatları olarak bize her şey verilmiş iken, O’nun varlığında ne varsa bizlerde de varken, kendimizi ondan ve doğamızdan ayıran düşünceler bizi fakirleştirir.

Hakikatte, her şeyin sahibi olanın, hiçbir şeye sahip olmaması imkânsızdır. Bu nedenle, fakirlik ve parasızlık algısı, algı çarpıklığının en üst seviyesidir. İnsanın kapasitesini ve kendisini bilmemesidir. Kim olduğunu unutmuş olmasıdır. Dolayısıyla da kaybolmuş olması demektir.

Fakirlik, Yüksek Bilinçten Fakir Olmak Demektir

Evet, içine doğduğun aile ve toplum, eğitim ve kültür seviyeni, aldığın besine kadar birçok şeyi etkilemiş olabilir. Ama bu durum ve şartlar bile üst bilince geçemeyeceğin, zenginliğini fark edemeyeceğin ve bir servet elde edemeyeceğin anlamına gelmez.

Gücünü, kim olduğunu bilen bir insanın zengin olmaması imkânsızdır. Fakirlik ise yüksek bilinç yönünden fakir olmak, fakir düşünmek demektir.

O an yapmak istediğimizi yapacak paramız olmadığında, kendi kendimize “Çünkü param yok” diyerek bir köşeye çekilmek, kendimizi ve yeteneklerimizi küçümsemek, alçaltmak ve kendimizi bilmemek anlamına gelir. İşte alçak bilinç tam olarak budur.

O an yapmak istediğimizi yapacak paramız olmadığında “Mutlaka bir yolunu bulur, yapmak istediğim her şeyi elbette yaparım” diyebilmek ise hakiki güç ve hakiki zenginliktir. Kendini bilmek ve bilgeliktir. Bu da yüksek bilinçtir. 

Konuya ilişkin sorularınızı ve yorumlarınızı ister yorum bölümüne yazarak ister diğer iletişim kanalları vasıtasıyla bizlere iletebilirsiniz.

Sağlıcakla kalın…

Close

50% Complete

Two Step

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit, sed do eiusmod tempor incididunt ut labore et dolore magna aliqua.